15 Mart 2012 Perşembe

Doğum günüm 2012 :))

Merhabalar sevgili dostlar. Hepinizi o denli özledim ki koğuşumda duvarlara hep resimlerinizi astım. Aslında anlatacak milyarlarca şeyim var fakat onları anlatmak istemiyorum. Neden çünkü bugün benim doğum günüm :D Her ne kadar bir uzay üssünde tek başıma olsam da olsun yine de benim doğum günüm. Tabi uzay üssünde ne işin var diye sorabilirsiniz hemen cevaplayayım. Şimdi bildiğiniz üzere ben askerlikten istifamı vermiştim ve onay bekliyordum. Aradan aylar geçmesine rağmen cevap bir türlü gelmiyordu. Tabi bu arada görevden göreve koştular beni hep. Çok örselendim bu süreçte. En sonunda dayanamayıp gittim komutanın karşısına. Dedim “bak komutan senin yaptığını kimse yapmaz. Şurada çektiğim çileyi bir ben bilirim bir de Allah. Bana yaptıklarınız delikanlılığa sığar mı?” diye sordum. Tabi pıstı karşımda benim kaslı, atletik vücudumu görünce tırstı biraz. Yani pek böyle olmamış ve ben “efendim, acaba iznimi ne zaman onaylayacaksınız?” demiş de olabilirim ama lütfen bunlara takılmayalım. Bana benim için son bir görev olduğun söyledi. Bir hayali uzaylı istilası ile karşı karşıyaymışız. Dünya da onlarla savaşabilecek bir tek ben olduğum için beni göndermek istiyorlarmış. O kadar dedim hayali arkadaşlar için zorunlu yapın askerliği diye dinlemediler.
Neyse apar topar attılar beni rokete gönderdiler uzay istasyonuna. Uzaylılar gelince ben savunacakmışım dünyayı. İşe bakın ya ülkeyi kurtardığım yetmiyormuş gibi bir de dünyayı kurtaracağım. İtiraz etmedim tabi atlayıp gittim uzaya. İşte savaştık falan bu arada uzaylılar çok çirkin. Aynı şeyime benziyor diyeceğim ama ayıp olur diye demiyorum. Neyse onlar saldırınca da beni uzaya çıkaran roket de bozuldu. Kaldım mı uzayda. Telsizler de patlamış zaten.İşte ben bu durumda kendi gölgem ile sohbet ederken geldi doğum günüm. Kimsenin gelmeyeceğini biliyordum zaten. Hatta uzaylıları bile davet etmeyi düşündüm ama çok obur onlar. Hoş nargileleri çok güzel, uranüs tütünü kullanıyorlarmış çok fena bir şey. Nasıl kafa yapıyor valla resmen kulaklarımdan çıkarttım dumanı.
Bende uzaylılarla savaşmak için bekliyorum tabi ama sevecen insanım. Savaşacağıma gittim barış elçisi oldum orada. Savaşmaya ne gerek var değil mi dostlar. Arada uzaylılar 5 çayına gelir oldu güzel ve eğlenceli zamanlardı. Meğerse sadece potasyum istiyorlarmış verdik biraz gönderdik. Onlarda gidince hayat pek bir sıkıcı oldu burada. Dünyanın etrafında dön dur hayat bu derken doğum günüm geldi çattı. Ben tek başıma doğum günü şapkamı takmışken bir baktım kapı çaldı. Kim gelebilir diye çok merak ettim. Sizde uzay istasyonunda kapı neden çalar diye sormayın bende sordum cevabını hala alamadım. Hemen gittim açtım kapıyı tabi iki kapı var içerideki hava dışarıya kaçmasın diye. Bir de baktım bir tane pasta. Ben kim gönderdi diye düşünürken bir şarkı duydum “iyiki doğdun, iyi ki doğdun, iyi ki doğdun Ragıp..” Nasıl şaşırdım anlatamam size. Uzayda bile buldular beni. Başladım iki gözüm iki damacana ağlamaya. Böyle hüngür hüngür ağladım. Ne yapayım duygusal çocuğum ben.

Tabi aldım hepsini içeriye başladık eğlenmeye. Müzikler, yemekler, pastalar, kızlar (bu bölümü anlatmayacağım üzgünüm) Vur patlasın çal oynasın eğlendik. Herkesi nasıl da özlemiştim öyle. Sonra bir daha kapı çaldı bir baktım uzaylılar gelmiş. Yine bir duygulandım, ağlamaklı oldum. Çabuk geçti ama pek sevimliler onlarda. Bizimkilerle başta pek anlaşamadılar ama sonraları tonla eğlendik. Bir de kendi güneş sistemlerin yemekler, içeçekler getirmişler hele bir de uranüs tütünü getirmişler ki yaktık nargileleri. Keyifler mükemmel ötesi. Ben ben olalı böyle bir parti görmedim valla.
Sabaha kadar eğlendik tabi sabaha doğru uyuya kalmışım. Uyandığımda bir baktım kimse kalmamış. Her tarafta leş gibi pislik dolu. Temizlemek de bana kaldı ama sorun olmuyor çöplerin hepsini uzaya attığım için burada temizlik çok kolay. Neyse dostlar gelen, gelmeyen, seven, sevmeyen herkese teşekkür ediyorum. Hepinizi gözlerinizden öpüyorum canlarım benim. Şu uzaylılara tavla oynamayı öğrettikten sonra gelmiş olurum büyük ihtimalle (kafaları almıyor hiç.) Görüşürüz canlarım, öpüldünüz. Bir de siz uzaya doğru el sallarsanız ben görürüm =))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder